ASTIM NEDİR?
Astım, hava yollarının ataklar halinde gelen tıkanmaları ile kendini gösterir. Hastalar bu ataklar arasında kendilerini iyi hissederler. Astımda hava yolu duvarı şiş ve ödemlidir. Bu durum akciğerlerin uyaranlara aşırı duyarlı olmasına neden olur. Toz, duman koku gibi uyaranlar hemen öksürük, nefes darlığı ve göğüste baskı hissi gibi yakınmaların gelişmesine sebep olur. Astım atağı esnasında hava yollarını saran kaslar kasılır, ödem ve şişlik artar, şiddetlenen iltihapla birlikte hava yolu duvarı kalınlaşır. Hava yollarındaki salgı bezlerinden kıvamlı bir mukus salınır, bu da beyaz ve yapışkan bir balgam olarak kendini gösterir. Tüm bunlar hava yollarını önemli ölçüde daraltır ve havanın akciğerlere girip çıkması engellenir. Bütün bu değişiklikler sonucunda artan öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum ve ıslık sesi şeklinde hışıltı gelişir. Astım her yaştan bireyi etkileyebilen ve kontrol altına alınamadığında günlük aktiviteleri ciddi olarak sınırlayabilen kronik bir hastalıktır.
Astımın tüm dünyada yaklaşık 300 milyon kişiyi etkilediği tahmin edilmektedir. Ülkemizde yaklaşık her 100 erişkinden 5-7’sinde, her 100 çocuktan 13-15’inde görülmektedir.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Genellikle kuru, bazen beyaz yapışkan balgam hissinin eşlik ettiği kronik öksürük en sık karşılaşılan bulgudur. Bunun yanında nefes darlığı, göğüste baskı hissi ve göğüs ağrısı ile ıslık sesi şeklinde tarif edilen hırıltı-hışıltılı solunum izlenir.
Belirtilerin tipik özellikleri şu şekildedir:
• Öksürük, nefes darlığı, göğüste baskı hissi ve hışıltılı solunumun tekrarlayıcı olması
• Ataklar arasında kişinin kendini iyi hissetmesi
• Belirtilerin özellikle gece veya sabaha karşı olması
• Bireye özgü allerjen ya da irritanlar ile belirtilerin ortaya çıkması
• Egzersiz sonrası öksürük ya da hışıltılı solunum olması
• Soğuk algınlığının sıklıkla “göğsüne iniyor” olması
• Belirtilerin kendiliğinden ya da uygun astım tedavisi ile düzelmesi
• Ailesinde astım veya allerjik hastalık öyküsünün bulunması
Hastalığa tanı koyulmasını sağlayacak tipik bir kan tetkiki yoktur. Hekimin klinik şüphesine ek olarak uygulanan akciğer filmi ve solunum fonksiyon testi tetkikleri yol göstericidir.
TEDAVİSİ NASILDIR?
Astım tedavisinde amaç hava yollarında iltihaba bağlı gelişen değişikliklerin engellenmesi ve iyileştirilmesidir. Böylece hastalık ve semptomlar kontrol altına alınabilir. Tedavinin bileşenleri şu şekilde sınıflandırılmıştır.
• Hasta ve hekimi arasında işbirliği
• Risk faktörlerine maruziyeti tanımlanması ve azaltılması,
• Astımın değerlendirilmesi ve tedavisi, eşlik eden hastalıkları ortaya konması ve tedavisi, tedavinin izlenmesi
Astım tedavisinde kullanılan ilaçların hemen tümü nefes yoluyla alınan ilaçlardır. Bu şekilde ilaç akciğere daha hızlı, istenilen dozda ulaşır ve yan etkilerinden kaçınılmış olur. Kullanılan ilaçlar iki gruptur:
• Astımı Kontrol edici ilaçlar: Esas olarak hava yollarındaki mikrobik olmayan iltihap üzerine etkili ilaçlardır. Bu ilaçların etkileri yavaş ortaya çıkar ve kesildiğinde yakınlara yol açan iltihap tekrarlar. Bu sebeple hastalığın kontrol altında tutulabilmesi için her gün ve uzun süreli (doktor tarafından kesilene kadar) kullanılması gereklidir.
• Rahatlatıcı ilaçlar: Kullanıldığında hızla etki ederek hava yolundaki kasların kasılmasını azaltan, hava yollarını genişleten böylece hastanın şikayetlerini anlık olarak ilaçlardır. Yalnızca gereken durumlarda kullanılırlar.
Hastanın hangi ilaçları kullanacağına astımının ağırlığı ve hastalık kontrolüne göre doktoru karar vermelidir.
Hastalığın takibinde tipik yaklaşık ilk kontrolün 1 ay sonra yapılması, sonrasında ise klinik yanıta ve hastanın özelliklerine göre değişen şekilde 1-3 aylık aralıklarla takibin planlanması şeklindedir.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Astımlı hastaların en çok dikkat etmesi gereken tedavilerini doktor önerisi dışında kesmemeleri ve doktorlarıyla beraber geliştirdikleri astım kontrol planına sadık olarak ilerlemeleridir. Buna ek olarak alerjenler başta olmak üzere şikayetlerini kötüleştiren etkenlerden uzak durmaları ve belirlenen sürelerde poliklinik kontrollerine gelmeleri önem taşır.