Uzm. Dr. Ayşe ÖZKAN ACAR - Hepatit nedir? Hepatitlerden nasıl korunuruz ?
27 Temmuz 2022

ayse.jpg

Hepatit nedir? Hepatitlerden nasıl korunuruz ?

Viral hepatitler tüm dünyada yaygın olarak görülen önemli halk sağlığı sorunlarından biridir. Hepatite neden olan virüs etkenlerinden en sık bilinenleri hepatit (A,B,C,D,E) olarak bilinmektedir. Ülkemizde kronik karaciğer hastalığının en sık bilinen nedenleri hepatit B virüs (HBV) ve ( HCV) enfeksiyonlarına bağlı kronik viral hepatitlerdir. Viral hepatitler akut-kronik viral hepatit, siroz ve karaciğer kanserine neden olmaktadır.

Dünyada her 3 kişiden birinin HBV ile karşılaştığı ve yaklaşık 250 milyondan fazla kişide HBV enfeksiyonu olduğu bilinmektedir. Dünyada yaklaşık 71 milyon kişinin HCV ile enfekte olduğu ve 2015 de 1.75 milyon yeni HCV enfeksiyonunun geliştiği tahmin edilmektedir.Dünyada her yıl 1 milyondan fazla kişinin viral hepatitlere bağlı siroz ve karaciğer kanseri gibi nedenlerle yaşamını kaybettiği tahmin edilmektedir.

En sık görülen hepatit etkenlerine sırasıyla göz atacak olursak

                Hepatit A virüs enfeksiyonunda bulaşma en sık fekal oral yolla ; kişiden kişiye temas,kontamine su ve yiyeceklerle bulaşır. Hepatit A virüs enfeksiyonu kronikleşmez. Hepatit A virüsü sıklıkla akut enfeksiyona sebep olur ve erişkin yaş grubuna kötü seyirli görülebilir. Korunmada en önemli nokta hijyenik yaşam,el yıkama alışkanlıklarının kazandırılması, gıda sektöründe çalışanların enfeksiyon açısından kontrolü ve en önemli nokta ise aşılamadır. Ülkemizde 1 mart 2011 den sonra doğan çocuklarda 18-24. Aylarda hepatit A aşısı çocukluk çağı aşılarına eklenmıştir. Hepatit A enfeksiyonundan korunmada diğer önemli nokta ise riskli gruplarda; sağlık çalışanları, kanalizasyon işçileri, kronik hepatit B,C enfeksiyonu ve HIV/AIDS tanılı hasta gruplarında rutin taramaların yapılması ve gerekirse aşılamanın yapılması gereklidir.

                Hepatit B enfeksiyonu ; kişiden kişiye cinsel temas, kan ürünü transfüzyonu, anneden bebeğe transplasental yol ile geçebilmektedir. Ayrıca yeterince sterilize edilmemiş aletlerle diş tedavisi, dövme, manikür pedikür yapılması ,ortak jilet ve diş fırçası kullanımı gibi nedenlerle geçebilir. Hepatit B enfeksiyonu akut ve kronik olarak seyredebilir. Akut geçirenlerde sıklıkla halsizlik iştahsızlık, ateş, sarılık  gibi semptomlar görülebilmektedir.Yenidoğan döneminde anneden  bebeğe bulaş ile geçirenlerde kronikleşme ihtimali daha fazladır. Bu nedenle gebelik döneminde mutlaka anneye hepatit testlerinin yapılmasını önermekteyiz. Kronik HBV enfeksiyonu olan hastalarda düzenli aralıklarla kan tetkiki yapılmakta ve sağlık uygulama tebliğine uygun olan hasta grubunda ilaç tedavisi önerilmektedir. Hepatit B enfeksiyonundan korunmada en önemli yöntem aşılamadır.

Ülkemizde Hepatit B aşısı 1998 de çocukluk çağı aşılama takvimine girmiştir. 1998-2001 arasında doğumdan sonra 2.ayın sonunda yapılmakta iken 2003 ten itibaren doğumda uygulanmaya başlanmıştır. Hepatit B aşılaması 0.,1. Ve 6.ay olarak 3 doz olarak yapılmaktadır. Özellikle risk grubu; sağlık çalışanları, homoseksüel/biseksüel kişiler, kronik karaciğer hastalığı olan kişiler ,ailesinde hepatit taşıyıcı bulunanlar, ceza evlerinde çalışanlar, hükümlüler, berberler kuaförler, kalıcı dövme yaptırmayı düşünenler gibi risk grubunda bulunanlara tarama yapılması ve gerekiyorsa aşılama yapılmasını önermekteyiz.

                 Hepatit C enfeksiyonu; hepatitler arasında kronikleşme ihtimali en yüksek olan hepatit virüsüdür. Kişiden kişiye cinsel temas, enfekte kan ürünü transfüzyonu, sterilize edilmemiş invaziv aletlerle delici, kesici işlem, diş tedavisi sebepler arasındadır. Hepatit C enfeksiyonundan korunmada henüz bir aşı bulunmamaktadır. Son yıllarda Hepatit C enfeksiyonunun tedavisinde ciddi ilerlemeler kaydedilmiş, direk etkili antiviral ilaçlarla 12-24 haftada tamamen kür sağlanabilecek tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Bu alandaki gelişmeler önceki tedavilere kıyasla yan etki potansiyeli ve etkinliği açısından oldukça yüz güldürücüdür.

                 Hepatit D enfeksiyonu; ancak hepatit B enfeksiyonu mevcut kişilerde hastalık yapabilen bir enfeksiyondur. Kronik hepatit B enfeksiyonu olan hastaların Hepatit D açısından rutin taramalarının yapılması bu nedenle önem arz etmektedir. Hepatit D enfeksiyonunun bulaşmasında ve korunmada hepatit B enfeksiyonundan korunma yöntemleri geçerlidir.

                 Hepatit E enfeksiyonu; bulaşma sıklıkla fekal oral yolla kontamine gıda ve su tüketimi ile olmaktadır. Türkiye’ de hepatit E enfeksiyonu nadiren görülmektedir. Risk grubu özellikle immünsüpresif hasta grubu ve 2-3. Trimester gebelerde ağır seyredebilmektedir. Bunun dışındaki hasta grubunda ciddi hastalığa sebep olmaz ve belirli bir tedavisi ve aşısı bulunmamaktadır.

 

     Dünya Sağlık Örgütü ülke ayrımı olmaksızın viral hepatitleri global bir sağlık sorunu olarak tanımlamaktadır. Bu konuya dikkat çekmek için 28 Temmuz gününü ‘Dünya Hepatit Günü’ olarak belirlenmiştir. Bizler de bu konuya bir kez daha dikkat çekmek için Dünya Hepatit Günü’ nde halkımızı hepatit konusunda bilinçlenmeye ve eğer risk grubunda iseniz, daha önce hepatit aşısı olup olmadığınızı bilmiyorsanız ve ailenizde hepatit geçiren var ise  en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak gerekli testleri yaptırmanızı ve gerekliyse hekiminizin önerisiyle hepatit  aşılarınızı yaptırmanızı öneriyoruz.